Örneğin, haksız fiilden kaynaklanan bir tazminat davası açmak istiyorum. Kaza, 2 yıl önce meydana geldi. Bu durumda davayı hala açabilir miyim? Yoksa, sözleşmeye dayalı bir tazminat davası açmak istersem durum değişir mi? Farklı tazminat türleri için (örneğin, maddi tazminat, manevi tazminat, destekten yoksun kalma tazminatı) farklı zamanaşımı süreleri mi geçerli? Ve bu süreler, olayın gerçekleştiği tarihten mi, zararın öğrenildiği tarihten mi başlıyor? Bir de, eğer davalı taraf zamanaşımı itirazında bulunursa, bu durum davayı nasıl etkiler? Genel olarak, farklı tazminat davaları için zamanaşımı süreleri ve bu sürelerin başlangıç tarihleri nelerdir, örneklerle açıklayabilir misiniz?
Cevap
Tazminat davalarında zamanaşımı süresi, davanın konusuna ve dayanağına göre değişiklik göstermektedir. Genel olarak Türk Borçlar Kanunu’nda (TBK) ve ilgili özel kanunlarda farklı zamanaşımı süreleri öngörülmüştür. Aşağıda en sık karşılaşılan tazminat davalarındaki zamanaşımı süreleri ve ilgili yasal dayanakları belirtilmiştir:
1. Genel Hükümlere Tabi Tazminat Davaları (Haksız Fiil ve Sözleşmeye Aykırılık):
Haksız Fiil (TBK m. 72):
- Zarar görenin zararı ve tazminat yükümlüsünü öğrendiği tarihten itibaren 2 yıl.
- Her halde fiilin vuku bulduğu tarihten itibaren 10 yıl.
- Ancak, haksız fiil aynı zamanda suç teşkil ediyorsa ve bu suç için ceza kanununda daha uzun bir zamanaşımı süresi öngörülüyorsa, ceza kanunundaki zamanaşımı süresi uygulanır (TBK m. 72/2).
- Sözleşmeye Aykırılık (TBK m. 146):
- Genel zamanaşımı süresi 10 yıldır. Sözleşmeden doğan alacaklarda (tazminat talepleri dahil) özel bir zamanaşımı süresi öngörülmemişse, bu süre uygulanır.
- Ancak, bazı sözleşme türleri için özel zamanaşımı süreleri öngörülmüştür (örneğin, eser sözleşmesi, taşıma sözleşmesi vb.).
2. Özel Kanunlarda Düzenlenen Tazminat Davaları:
Trafik Kazalarından Kaynaklanan Tazminat Davaları (Karayolları Trafik Kanunu m. 109):
- Zarar görenin zararı ve sorumluyu öğrendiği tarihten itibaren 2 yıl.
- Her halde kaza gününden itibaren 10 yıl.
- Fiil, cezayı gerektiren bir suç teşkil ederse ve ceza kanununda daha uzun bir zamanaşımı süresi öngörülüyorsa, bu süre uygulanır.
- Ölüm ve yaralanma durumlarında zamanaşımı süresi 10 yıldır.
Tüketici Davaları (Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunu m. 70):
- Ayıplı mal veya hizmetten kaynaklanan tazminat davalarında, ayıp daha sonra ortaya çıksa bile malın teslimi veya hizmetin ifası tarihinden itibaren 2 yıldır.
- Ancak, satıcının ayıbı hile ile gizlemesi halinde zamanaşımı süresi uygulanmaz.
- Konut ve tatil amaçlı taşınmazlarda bu süre 5 yıldır.
İş Kazası ve Meslek Hastalığı Davaları (Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu m. 26):
- İş kazası veya meslek hastalığından doğan tazminat davalarında, olayın meydana geldiği tarihten itibaren 10 yıldır. (TBK 146. Maddesi gereği)
Boşanma Davasında Tazminat (Türk Medeni Kanunu m. 178):
- Boşanma kararının kesinleşmesinden itibaren 1 yıl.
Maddi ve Manevi Tazminat (Basın Kanunu m. 11):
- Yayın tarihinden itibaren 2 aydır. Ancak, dava açma hakkı, yayının yapıldığı andan itibaren 6 ay geçmekle düşer.
- Hekimin/Hastane Sorumluluğu (Hasta Hakları Yönetmeliği ve Yargıtay İçtihatları):
- Haksız fiil hükümlerine göre belirlenir. Zararın ve sorumlunun öğrenildiği tarihten itibaren 2 yıl, her halde olayın vuku bulduğu tarihten itibaren 10 yıldır. Fiil aynı zamanda suç teşkil ediyorsa, ceza kanunundaki daha uzun zamanaşımı süresi uygulanır.
Önemli Notlar:
- Zamanaşımı süreleri, hak düşürücü sürelerden farklıdır. Hak düşürücü süreler, hakkın kullanılması için kanun tarafından belirlenen kesin sürelerdir ve bu sürelerin geçmesiyle hak kendiliğinden düşer. Zamanaşımı ise, hakkı ortadan kaldırmaz, sadece borçlunun borcunu ödeme yükümlülüğünü ortadan kaldırır.
- Zamanaşımı def’i, borçlunun dava sırasında ileri sürmesi gereken bir savunmadır. Hakim, zamanaşımını kendiliğinden dikkate almaz.
- Zamanaşımının kesilmesi ve durması halleri de mevcuttur. Bu hallerin varlığı durumunda zamanaşımı süresi yeniden başlar veya durur. Örneğin, borçlunun borcunu ikrar etmesi, alacaklı tarafından icra takibi başlatılması veya dava açılması zamanaşımını keser.
Yukarıda belirtilen zamanaşımı süreleri genel bilgilendirme amaçlıdır ve her somut olayın kendine özgü koşulları dikkate alınmalıdır. Bu nedenle, tazminat davası açmayı düşünüyorsanız, bir avukata danışmanız ve davanızın özel koşullarına göre zamanaşımı süresini öğrenmeniz önemlidir.